BİR UTANÇ DÖNEMİ 28 ŞUBAT BAŞLIKLI BASIN AÇIKLAMAMIZ

 

 

28.02.2018

 

28 ŞUBAT ZULMÜ SON BULSUN!

Ocak ayıyla birlikte 28 Şubat Mahpuslarının Serbest bırakılması talebiyle başlattığımız basın açıkması, eylem ve etkinlik dizisinin sekizinci haftasında Ağrı’dan İstanbul’a şubelerimiz, destekçi sivil toplum örgütleri, üye ve gönüllülerimizle alanlardayız…

  • 28 ŞUBAT BRİFİNGLİ YARGI KARARLARI İPTAL EDİLSİN!
  • “28 ŞUBAT” YETER ARTIK!
  • BİTMEYEN 28 ŞUBAT HAYAT ÇALMAYA DEVAM EDİYOR!
  • 28 ŞUBAT MAHPUSLARI SERBEST BIRAKILSIN!
  • 28 ŞUBAT MAHPUSLARININ ÖZGÜRLÜK TALEBİ HEPİMİZİN İMTİHANIDIR!
  • 28 ŞUBAT NE ZAMAN SON BULACAK! ORADA KİMSE VAR MI!

başlıklarıyla yaptığımız açıklamalarla ve bu açıklamalar sırasında konuşan mahpus yakınlarının beyanlarıyla gerek sorunun boyutu gerekse taleplerimiz dile getirilmiştir.

21 yıldır ertelenen bu sorun hükümetler, siyasi iktidarlar, güç odakları, yargı mensupları değişmesine rağmen 20 - 25 yılı aşkın sürelerdir cezaevlerinde tutulan darbe mağduru Müslüman siyasi mahpuslar ve bunların aileleri yönünden etkisini en ağır şekilde devam ettirmektedir.

28 Şubatın hemen her çevrede darbe olarak adlandırıldığı; bir kısım 28 Şubatçının müebbet hapis cezası talebiyle yargılandığı; brifingli ya da paralel yargının elemanları olup kritik mahkemelerde görev yapan hâkim ve savcıların ihraç ve tutuklamalara muhatap olduğu; örgütçülerin başka kişileri örgütçü diyerek soruşturduğunun ve cezalandırdığının ortaya çıktığı bu günlerde dönem yargılamalarına meşru yargılama muamelesi yapmak açık bir zulümdür.

Çocukları babasız, anneleri evlatsız bırakan bu sorunun hemen şimdi çözülmesi gerekmektedir. Unutulmasın ki mazlumların ahı bütün siyasi hesapları ve matematik hesaplarını alt üst edecek bir güce sahiptir. Bahse konu hak talebinin gereğini yerine getirmek açıktır ki başta Yargı, Hükümet ve TBMM olmak üzere herkesin üzerine düşen önemli bir görevdir.

MAZLUMDER olarak,

  • Binlerce insanın hayatını karartmış olan 28 Şubat sürecinin her yönüyle aydınlatılmasını ve bu sürecin bütün aktörlerinin açığa çıkartılarak bunlardan hesap sorulmasını;
  • 28 Şubat sürecindeki siyasi yargı kararlarının iptal edilerek 28 Şubat’ın brifingli-siyasi yargılamalarının yok sayılmasını;
  • 28 Şubat mahpuslarının hiçbir bahane ya da erteleme olmaksızın derhal serbest bırakılmasını

talep ediyoruz.

 

MAZLUMDER

 

 

BİR UTANÇ DÖNEMİ 28 ŞUBAT

 

28 Şubat 1997 tarihinde yapılan olağanüstü Mili Güvenlik Kurulu toplantısında adalete, insan haklarına ve özgürlüklerine aykırı olarak "irticayla mücadele" adı altında kararlar alınmış ve uygulanması için de hükümete dayatmalarda bulunulmuştu.

Seçilmiş hükümetin başbakanı istifa ettirilmiş, kesintisiz 8 yıl eğitim oyunuyla Kur'an kursları ve meslek liselerinin  orta kısmı kapatılmıştır. Katsayı uygulaması ile üniversite sınavlarında ayrımcılık yapılmış, üniversitelere ikna odaları kurularak başörtülü öğrencilere fiziki ve psikolojik baskılar uygulanmıştır. İş adamlarının boyunlarına "yeşil sermaye" yaftası asılmış, "batı çalışma gurubu" tarafından kamu kuruluşları, askeri kurumlar, okullar, vakıf ve dernekler kıskaca alınarak, dindar insanlar tasfiye edilmiş ve binlerce insan hukuksuzca fişlenmiş, subaylara ve hakimlere birifingler verilerek bağımsız yargı baskı altına alınmıştır.

Bu darbenin toplumda ve ekonomide tahribatı büyük olmuştur. Darbe sonrasındaki 2001 krizi ülkemizin ekonomik kalkınmasını önemli ölçüde geriletmiş, muasır medeniyetler seviyesinin üzerine çıkma hedefinden uzaklaştırmıştır.

"28 Şubat post modern darbesi" olarak da adlandırılan bu vesayet dönemini tarih önünde telin ediyoruz. Milli iradeyi ayaklar altına alan, medya, sermaye, akademik, askeri ve idari bürokratlardan oluşan derin darbeci yapılanmayı milletimiz tasfiye etmiştir. Ülkemizdeki darbeler zincirinin son bulması için 28 Şubat Darbesi'nin tasarlanması ve uygulanmasında katkısı olan tüm unsurlar yargılanmalıdır.  Bu dönemden kalan tüm düzenlemeler temizlenmelidir.

Her yıl dönümünde hiç yaşamasaydık denilerek, mağduriyetlerini derin üzüntüyle hatırlayacağımız 28 Şubat dönemi, milletimizin kayıp yıllarıdır. Yakın zamanda yaşadığımız 15 Temmuz darbe girişimi,  bugün karşı karşıya kaldığımız; uluslararası destekli terör dalgası ve benzeri girişimler, milli irade üzerine hegomonya kurmak isteyen iç ve dış güçlerin hala var olduğunu göstermektedir.

 

Mazlumder Adana şubesi  olarak, 28 Şubat'ın yıldönümü münasebetiyle tüm sivil toplum kuruluşlarını ve halkımızı; milli iradeyi vesayet altına alabilecek; tüm oluşum ve güç odakları karşısında, birlik ve beraberlik içinde dayanışma içinde olmaya davet eder, saygılarımızı sunarız.

 

                                                                            Mazlumder Adana Şubesi

                                                                            Av. Mehmet Ali ÖNAL

 

 

FAALİYET BİLGİLERİKategori Adı Basın AçıklamalarıTarih 2018-02-28
Okunma Sayısı : 682
Şube ve Temsilcilerimiz
adana
İnsan Hakları ve Mazlumlar İçin Dayanışma Derneği -
Adres: Çınarlı Mah. 61003 Sk. No: 3 K:4 D:7 Seyhan / ADANA
E-posta: mazlumderadana[a]outlook.com | Telefon: | Faks:

Ziyaretçi Sayımız : 4645292